#加密领域市场回调 Kardeş düğün gecesi, nedime odasında elinde kadehyle kendini alaya alıyordu: "Otuzların başındayım, düğün parası hâlâ ebeveynlerimden çıkıyor." Herkes güldü, ben de kadeh kaldırıp katıldım, ama o söz kalbime saplandı gibi hissettim.
Eve döndüğümde borsa ekranına baktım, SOL 109 dolardan 89'a düştü. "Dip almak için fırsat mı?" diye geçti içimden. İki yıl biriktirdiğim 90 bin doları tamamen riske attım.
Sonraki birkaç gün adeta bir lunaparktı. SOL 80'den 95'e yükseldi, ekrandaki yeşil sayılar nefesimi kesiyordu. Kar almalı mı? Şaka mı yapıyorsun, bu sefer 100'ü aşacak kesin!
Üç gün sonra, gerçekler yüzüme tokat gibi çarptı.
SOL düz çizgiyle 40 dolara düştü. Likidasyon bildirimi geldiğinde, hesabımda sadece işlem ücretleri kalmıştı—200U. Parmaklarım titredi, çıkış butonuna bile tam basamıyordum, gözlerim doldu. O gece anladım, "piyasanın bıçağı" nedir, etini kesmenin acısı insanı anında ayıklar.
Sonra düşündüm: Gerçekten uzun süre yaşayan traderlar, en çok kazananlar değil, zarar durdurmayı bilen, soğukkanlı kalan ve ne zaman çekileceğini bilenlerdir.
Kripto piyasası bir kumar masası değil, psikolojik bir savaş alanı.
Zarar durdurma ve kar al çizgisi olmadan, ana parayı şansa yatırmak olur.
O 90 bin dolar, sanırım en pahalı öğrenim ücretimdi.
Ama tam da o likidasyon sonrası, tüm işlem mantığımı yeniden kurdum. Şimdi hesap birkaç kat büyüdü, ama her işlem öncesinde o şaka ve o zavallı 200U bakiye aklıma gelir.
Bu piyasada hayatta kalmak istiyorsan, şunu unutma:
Piyasa birçok kez gelir, ama ana para sadece bir kez.
Kripto piyasasının ilk kuralı, "Nasıl zengin olurum" değil, "Nasıl ölmem" olmalı.
Şimdi ben çıkmayı başardım. Sen ne yapacaksın?
Hala toplayıcıların elinde yem olmaya mı devam edeceksin, yoksa sonunda gülen taraf mı olacaksın? Seçim sana kalmış.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
#加密领域市场回调 Kardeş düğün gecesi, nedime odasında elinde kadehyle kendini alaya alıyordu: "Otuzların başındayım, düğün parası hâlâ ebeveynlerimden çıkıyor." Herkes güldü, ben de kadeh kaldırıp katıldım, ama o söz kalbime saplandı gibi hissettim.
Eve döndüğümde borsa ekranına baktım, SOL 109 dolardan 89'a düştü. "Dip almak için fırsat mı?" diye geçti içimden. İki yıl biriktirdiğim 90 bin doları tamamen riske attım.
Sonraki birkaç gün adeta bir lunaparktı. SOL 80'den 95'e yükseldi, ekrandaki yeşil sayılar nefesimi kesiyordu. Kar almalı mı? Şaka mı yapıyorsun, bu sefer 100'ü aşacak kesin!
Üç gün sonra, gerçekler yüzüme tokat gibi çarptı.
SOL düz çizgiyle 40 dolara düştü. Likidasyon bildirimi geldiğinde, hesabımda sadece işlem ücretleri kalmıştı—200U. Parmaklarım titredi, çıkış butonuna bile tam basamıyordum, gözlerim doldu. O gece anladım, "piyasanın bıçağı" nedir, etini kesmenin acısı insanı anında ayıklar.
Sonra düşündüm: Gerçekten uzun süre yaşayan traderlar, en çok kazananlar değil, zarar durdurmayı bilen, soğukkanlı kalan ve ne zaman çekileceğini bilenlerdir.
Kripto piyasası bir kumar masası değil, psikolojik bir savaş alanı.
Zarar durdurma ve kar al çizgisi olmadan, ana parayı şansa yatırmak olur.
O 90 bin dolar, sanırım en pahalı öğrenim ücretimdi.
Ama tam da o likidasyon sonrası, tüm işlem mantığımı yeniden kurdum. Şimdi hesap birkaç kat büyüdü, ama her işlem öncesinde o şaka ve o zavallı 200U bakiye aklıma gelir.
Bu piyasada hayatta kalmak istiyorsan, şunu unutma:
Piyasa birçok kez gelir, ama ana para sadece bir kez.
Kripto piyasasının ilk kuralı, "Nasıl zengin olurum" değil, "Nasıl ölmem" olmalı.
Şimdi ben çıkmayı başardım. Sen ne yapacaksın?
Hala toplayıcıların elinde yem olmaya mı devam edeceksin, yoksa sonunda gülen taraf mı olacaksın? Seçim sana kalmış.